BU BAHAR AŞKA HAZIR
Her yağıs bir başka kalkışmaya gönüllü
Ve kim neye erse bu geçiste
Bir tomurcuk bir gözyaşı mutluluk işte
Her bahar arefesinde korkulu bir kimsesiz gecenin
Aklım elim yüreğim kirişte hep biraz korku biraz yalan telefon
seslerinde…..
Ya yine boş koridor ıslaklığıysa ve beton efesi
Bütün fakir çocukluklarda….
Ama herşey sırasını beklerken
Mukaddes bir kuytuda
Senden umut kesenin hüzün kesesinde bir yavru
Herhangi bir anne kadar kanguru
İşte bahar işte sevda işte tomurcuk bir bakıma
Ağzım mavi ıslaklığının uçurumunda
Rüyayla gerçeğin arasında
Hep iyinin aşkın tarafında
ve
Değmediğim yerin kalmayıncaya
Bu bahar sonsuza tomurcuklanmaya
Ben sana sen çatlak bir anadoluyu kucaklamaya
Bu bahar aşk için hazır
Hazır vazgeçmeye
adının bile baş harflerinden
Kayıtsız bir sarhoşluğun her gün erkenden sabah oluşundan
Her şeyi biraz şakalastıran bakışından
Şakadan başka izahı olmayan bu kalp agrısından
ve
bahanesi bir yürek bir et
bir bedenin içine girmek!
Hazır bu bahar
Akılsız! bir yeşermenin şahane hasadına
Hazır Nur topu bir yaşama sevincini kundaklamaya….
Unutma baharda çiçek olan
Meyvedir yaza….
Bu erik tanesi bu şakacı bahar çiçeği
Her dem taze kalsa…
BENDE SANA YETECEK KADAR BEN KALMADI
Sus pus olmuş, puslu bir İstanbul’muydu yüzün,
yoksa çok bildik hüzünler mi taşınmıştı yüzüne
Dolmabahçe da çay tadında….
Divit ucuyla yazılmış bir aşkın sureti vardı avuçlarında,
tarih bir başka iklimin kıvamını gösteriyordu.
Ben rehnedilmiş yelkovan gibi…
hani akrep’i seven ama yüreği takvim yokuşlarında…
Sinemada elinin elimde terleyişinin bir anlamı olmalı,
sesinin sesimde yankılanmasının…
sanki perdedekine üzülmüş ya da sevinmişsin de tesadüfen akmış yüzün içime…
Yalan! Sen perdeye bakıyorsun, fikrin benim seyir defterimde..
ve ben amerikanca bir filmi kürtçe seyrediyorum…
Kadın Beyoğlu’nun bir kış akşamında,
üstündeki deri montun sahibine küs, soğukluğundan muzdarip yürüyordu…
Adam da…
Yürümek hiçbir şeyi çözmüyordu, bazı Aralık akşamlarında…
Parmağında yaralı bir öyküyü taşıyordu adam…
Kadının yüzünde bir hüzün…
Hüzünlü aralık akşamında bir yüzük…
Yüzüğün yüzünde dünya güzeli bir kadının kehaneti…
… Soğuğun ve karanlığın vehameti!
Hayatı, bir başkasının pantolonu gibi, küçültülmüş, daraltılmış…
İlk sahibinin o pantalonla yaşadığı şeyler,
yani pantalonu pantalon yapan anılar,
bazı ilkbahar bereleri yüzünden yapılan yamalar,
ter tüketen yazlar… Hepsi daraltılmış…
Yaşananlara bir beden büyük geliyor artık hayat!
Bir aşkı paylaşmak için çok geç, bir paylaşıma aşık olmak içinse erken…
Beni sevda yerimden vurdu yine zaman…
Şimdi sana söylenecek tek cümle:
Bende sana yetecek kadar ben kalmadı…
beyoğlu'ndan dolmabahçe'ye taşınan bir aralık akşamı
Sus pus olmuş puslu bir İstanbul muydu yüzün
yoksa çok bildik hüzünler mi taşınmıştı yüzüne.
Dolmabahçe’de, çay tadında…
Divit ucuyla yazılmış bir aşkın sureti vardı avuçlarında,
tarih bir başka iklimin kıvamını gösteriyordu.
Ben rehnedilmiş yelkovan gibi…
Hani akrep’i seven ama yüreği takvim yokuşlarında…
Sinemada elinin elimde terleyişinin bir anlamı olmalı,
sesinin sesimde yankılanmasının…
Sanki perdedekine üzülmüş ya da sevinmişsin de tesadüfen akmış yüzün içime…
Yalan!
Sen perdeye bakıyorsun, fikrin benim seyir defterimde…
Ve ben amerikanca bir filmi kürtçe seyrediyorum.
Kadın, Beyoğlu’nda bir kış akşamında,
üstündeki deri montun sahibine küs, soğukluğundan muzdarip yürüyordu…
Adam da…
Yürümek hiçbir şeyi çözmüyordu, bazı aralık akşamlarında…
Parmağında yaralı bir öyküyü taşıyordu adam…
Kadının yüzünde bir hüzün…
Hüzünlü aralık akşamında bir yüzük…
Yüzüğün yüzünde dünya güzeli bir kadının kehaneti…
Soğuğun ve karanlığın vehameti!
Hayatı, bir başkasının pantolonu gibi küçültülmüş, daraltılmış..
İlk sahibinin o pantolonla yaşadığı şeyler, yani pantolonu pantolon yapan anılar,
bazı ilkbahar bereleri yüzünden yapılan yamalar, ter tüketen yazlar…
Yaşananlara bir beden büyük geliyor artık hayat!
Bir aşkı paylaşmak için çok geç, bir paylaşıma aşık olmak içinse erken…
Beni sevda yerimden vurdu yine zaman…
Şimdi sana söylenecek tek cümle:
Bende Sana Yetecek Kadar Ben Kalmadı…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder